Belirli kariyer alanlarına ilgi duyan öğrencilerle, o alanlarda uzmanlaşmış olan mezunları bir araya getirdiğimiz Kariyer Sohbetlerinde bu kez Mühendislik Fakültesi mezunlarını ağırladık.
Boğaziçi Konak’ta gerçekleştirilen ve THY A.O. Kurumsal Gelişim ve Bilgi Teknolojileri Bşk.lığı Proje Yöneticisi Sn. Kemal Erol (Endüstri Müh. ’02), Yapı Teknik Proje Yöneticisi Sn. Salih Çakır (İnşaat Müh.’06), Arneca Teknoloji İş Geliştirme Müdürü Sn. Ömer Celep (Bilgisayar Müh. ’07) ve Haluk Yavuz ‘un (Bilgisayar Müh.’07) konuk olduğu sohbetimiz, Mühendislik Fakültesinde okuyan öğrenci arkadaşlarımız tarafından ilgiyle karşılandı.
Konuşmacılarımızın samimi yaklaşımı sayesinde sıcak bir ortamda gerçekleşen sohbetimizde sözü ilk olarak Salih Çakır aldı. İnşaat sektörüne değindiği giriş konuşmasında inşaat mühendisi olarak hangi alanlarda çalışılabileceğini ve inşaat mühendislerinin neden tercih edildiğini anlattı. İlerleyen zamanlarda bilgi ve birikimi aktarılmak istenirse akademisyenliğin de tercih edilebileceğinden bahsetti.
Sahada şef olarak kariyer yapılabileceğinin altını çizen Çakır, Boğaziçi Üniversitesi’nin öğrencilere kazandırdığı bakış açısı ve öğrencilerin kendi birikimleri sayesinde taahhüt işleriyle de ilgilenebileceklerini söyledi. Diğer yandan, inşaat malzemelerinin satışıyla ilgili dış ticareti düşünebileceğimizi de sözlerine ekledi. ”Kendi istediğiniz işi yaparsanız en hızlı şekilde yükselebilirsiniz.” diyerek sözlerini tamamladı.
Salih Bey’den sonra sözü Ömer Celep aldı. İlk olarak, Türkiye’de bilişim sektörünün çok parlak olduğunu söyleyen Ömer Bey, farklı alanlardan birçok kişinin bilişim sektörünü tercih ettiğini, örneğin patronunun orman mühendisi olduğu belirtti. Boğaziçili olmanın, iş hayatında insanlara güven verdiğinin altını çizdi. Şu an yeni mezunlarla görüştüklerini ve Boğaziçili olanlara teknik mülakat yapmadıklarını belirtti.’’İş bulma konusunda kafanız rahat olsun.’’ diyerek sözlerini tamamladı.
Yine Bilgisayar mühendisliği mezunu olan Haluk Yavuz, zamanın çok çabuk geçtiğini, 2 yıl NETAŞ’ta çalıştıktan sonra askere gittiğini,1 yıldan fazla süredir de Siemens’te çalıştığını söyledi. Şimdi Siemens’in otomasyon sistemlerini yaptığını söyleyen Yavuz, Amerika ve Avrupa’nın bu sektörde sorun yaşadığını ve Türkiye’ye çok iş geldiğinden söz etti.
Son olarak sözü Kemal Erol aldı. Toplamda 10-15’e yakın firmada çalıştığını, yüksek lisans ve iş hayatı arasında karar vermenin önemli olduğunu söyledi. Eğer kendinize yeni bir ufuk açmıyorsa, sadece lisansta gördüğünüz kitapların kalanını bitirmek için master yapılacaksa, bunun vakit kaybı olacağını kaydetti. Endüstri mühendisinin Türkiye’de IT sektöründen danışmanlık sektörüne kadar çok çeşitli alanlarda çalıştığına değinerek, Boğaziçi mezunlarının ise daha çok Yönetim Danışmanlığı ve IT sektöründe karar kıldığını belirtti. Endüstri mühendisliğinde en önemli sorunun yön belirleme olduğunu, eğer bir alana yönelim olmazsa 10 yıl sonra olduğu yerde saymanın kaçınılmaz bir sonuç olacağından bahsetti.
Sohbetimizin son bölümünde öğrenci arkadaşlarımızın sorularını yanıtlayan konuklarımızın cevaplarındaki dikkat çeken noktaları şöyle özetleyebiliriz;
-Eğer mümkünse yaz stajlarını düzgün yapmaya çalışın. Vizyon genişletmek için yurtdışında master yapmak veya yurtdışında şantiyede çalışmak size çok şey katar.
-Okurken de muhakkak çalışabileceğiniz işler bulabilirsiniz. Amerika’da case çalışmaları daha fazla oluyor.
-Uluslararası bakışı Türkiye’de durarak anlayamıyoruz. Bu sebeple yeni bir dünya ve dil için yurtdışı diyoruz. Global düşününce tüm dünyanın Türkiye’ye ihtiyacı vardır diyebiliriz.
-Eğer çok uluslu bir firmada çalışacaksanız, kendinizi zorlamayı göze alın. Hep yabancılarla görüşeceksiniz. Bu, sektöre bakış açınızı değiştirebilir.
