27 Kasım Çarşamba Akşamı Değerli Akademisyenleri Ağırladık

Boğaziçi Konak’ta 27 Kasım Çarşamba günü akademik yaşama adım atmak ve bu alanda ilerlemek isteyen arkadaşlarımız için ufuk açıcı bir söyleşi gerçekleştirildi. Profesyonel Kariyer Sohbetleri etkinliğimiz kapsamında yapılan programda değerli akademisyenlerimizi dinleme fırsatı bulduk.

ak1

İstanbul Şehir Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Kemal Özdemir, Süleyman Şah Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Habibe İlhan ve Boğaziçi Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Mehmet Nafi Artemel’in ağırlandığı ve moderasyonunu Dr. Hatice Karahan’ın üstlendiği söyleşide konuklarımız akademik yaşamlarındaki tecrübelerini anlattılar.

Söyleşinin başında konuklarımız kısaca kendilerinden bahsettiler. Ardından her biri doktora süreçlerinde yaşadıklarını, akademik hayata dair düşüncelerini bizlerle paylaştılar.

ak2

Akademik yaşamı zorlu, sancılı fakat zevkli bir süreç olarak tanımlayan Yrd. Doç. Dr. Habibe İlhan, Almanya’da doğup büyüdüğü için bu ülkenin ekolünden etkilenir. Bu sayede öğrendiği sistematik çalışmanın başarıyı beraberinde getirdiğine hakkel yakin şahit olan İlhan, aldığı her derse yeterlilik sınavına hazırlanır gibi hazırlanarak girer. Amerika’da Alman Dilli ve Edebiyatı ve Uluslararası İlişkiler bölümlerini bitiren Habibe İlhan daha sonra Kamu Yönetimi alanına geçiş yapar. İlhan şu anda Süleyman Şah Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı olarak görev yapıyor. Konuşmasında Yurt dışı tecrübelerini, bilimsel makale yazma aşamalarını anlatan Yrd. Doç. Dr. Habibe İlhan şu an doçent olmaya hazırlanıyor. Genç öğrencileri çok seven ve bilhassa hanım öğrencilere yardımcı olmayı şiar edinen İlhan, akademisyenliğin en güzel noktasını “Ürettiğim fikirlerin mülkiyetinin ben de olması” sözleriyle tanımladı.

ak3

Bir diğer konuğumuz Yrd. Doç. Dr. Kemal Özdemir de Şehir Üniversitesi’nde Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesidir. Lisans ve yüksek lisans eğitimini ODTÜ’de tamamlayan Kemal Bey doktorasını yurt dışında tamamlamıştır. Alanında piyasa tecrübesi de bulunan Kemal Özdemir çeşitli kuruluşlara danışmanlık da yapmaktadır. Katılımcılara yurt dışında doktora yapmayı tavsiye eden Özdemir, bu tecrübenin kişiye pozitif bir katkı ve değişik bir perspektif kazandırdığını vurguladı. İyi bir akademisyenin dört hususa dikkat etmesi gerektiğini belirten Kemal Bey bunları şöyle sıraladı; iyi bir akademisyenin ayağı yere basmalı ve toplumun ihtiyaçlarını tespit ederek o yönde fayda sağlayacak çalışmalar yapmalıdır. İyi bir akademisyen toplumla iç içe olmalı, bencil olmamalı, kendi isteğiyle toplumun isteklerini birleştirmelidir. Üçüncü olarak bir akademisyen yeni nesle bilgi aktarımında kendi hocalarının sisteminden çok çağa uygun yöntemler kullanmalıdır.  Ve son olarak da akademik ve sosyal hayatın dengesini sağlayarak toplumdan izole olmamalıdır.

ak4

Boğaziçi Konak’ta pek çok kereler ağırladığımız ve bir söyleşimize daha bizi kırmayıp iştirak eden Yrd. Doç. Dr. Mehmet Nafi Artemel de “Akademide Kariyer” başlıklı programda kıymetli tecrübelerini aktardı. İngiltere’de sosyoloji ve hukuk bölümlerini bitiren Artemel, yine bu ülkede ticaret hukuku alanında yüksek lisans yapmıştır. Doktorasını karşılaştırmalı fikri mülkiyet hukuku alanında İstanbul Üniversitesi’nde yapan Artemel, sonrasında Boğaziçi Üniversitesi’ne katılır ve halen bu üniversitede öğretim üyesidir. Akademisyenliği içinde hizmet aşkı barındıran bir alan olarak gören Mehmet Nafi Bey, bu meslektekileri bir nevi doktorlardan az para alıp çok daha fazla mesai yapan hemşirelere benzetiyor. Benzetmesiyle bu alanı tercih edeceklerin beklentilerini çok düşük tutmaları gerektiğine dikkat çeken Artemel, rütbe sahibi olmak isteyenlerin akademisyen olamayacağını ifade etti. Mesleğinin en sevdiği yönünü çok sevdiği öğrencilerine danışmanlık yapmak olan Mehmet Nafi Artemel her zaman olduğu gibi muzip üslubuyla katılımcıları güldürmeyi de ihmal etmedi. Akademisyenlerin dünyanın neresine giderlerse gitsinler kendi alanlarında bir hürriyete sahip olduklarının altını çizen Yrd. Doç. Dr. Mehmet Nafi Artemel, yaptığı hizmetin halka, insanlara dönük olmasından da gayet memnun.

Üç değerli ismin katılımıyla gerçekleşen sohbette, konuklarımızın belirttiği en önemli hususlar, akademisyenlik mesleğinin muhakkak sevilen bir alanda yapılması gerektiği ve çokça fedakârlık gerektirdiği oldu. Yoğun bir katılımla yapılan programın sonunda hocalarımız arkadaşlarımızdan gelen soruları da cevapladılar.

 

Platformunuzu seçin ve paylaşın.